
İbrahim Aksoy
Devlet Bahçeli bir süre önce bir açıklama yaptı. “Cumhurbaşkanının iki yardımcısı olsun, biri Kürt, diğeri Alevi olsun” dedi.
Peki Bahçeli beyefendi, siz atadınız da itiraz eden mi oldu?
Bu sözler bütün çıplaklığıyla, bugüne kadar, Türkiye’de Kürtlerin ve Alevilerin devlet yönetimine atanmadığının açık itirafıdır. Kürtlerin ve Alevilerin vatandaştan sayılmadığının açık itirafıdır.
Devlet Bahçeli 60 yıldır aktif siyasetinin içerisinde olan bir ülkücüdür. Son 25 yıldır da başrollerde siyaset yapıyor. Önceki Bahçeli ile sonraki Bahçeli, çok farklı bir görünüş sergiliyor. Bahçeli kısa süre önce bir beyin kanaması geçirdi ama atlattı. O günden beri başka konuşuyor. Bahçeli; kendisini tanıyan insanları şaşırtıyor, yeni Bahçeli hangi gezegenden geldi diye, insanlar merak etmeye başladılar.
Bahçeli; “Alevi de bizim, Kürt de bizimdir. Cami de bizim, Cemevi de bizimdir. Kökeni, mezhebi, yöresi ve anasının dili ne olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes hukukun karşısında bir ve eşittir.” diyor. Ben de vatandaşlık bağı olmayan, kutuptan gelmiş bir Eskimo da olsa, hukukun karşısında eşittir diyorum. Boşuna zahmet çekme.
Gelin hep birlikte, Bahçeli de dahil, 19 Aralık 1978 Maraş olaylarını hatırlayalım. TÖB-DER’li öğretmen Hacı Çolak ve Mustafa Yüzbaşıoğlu Ülkücüler tarafından öldürüldü, Ülkücüler cenazeleri Kentin merkezindeki Ulu Cami’ye bırakmadılar. “Müslüman Türkiye”, “Öldürün, öldürün, bunların katli vaciptir” sloganlarıyla, silahlandırılmış Ülkücüler, Polis ve Askerin gözetiminde Alevilere saldırdılar. Silahlı Ülkücüler Alevi İşyerlerine ve Alevi Mahallelerine saldırılar. Üç yüzden fazla Alevi işyeri, talan edildi ve yakıldı. Binlerce Alevi evleri talan edildi ve yakıldı. Çoğu kadın ve çocuk, polis ve askerin gözetiminde, Ülkücüler tarafından binlerce Alevi öldürüldü. “Bir Alevi’yi öldüren beş sefer Hacca gitmiş gibi sevap kazanır” sloganları atıyorlardı.
Görgü şahitlerinin anlattıklarına göre “Hamile bir kadını öldürmüşler, tel ile direğe bağlamışlar ve bebeğini karnından çıkarıp göğsüne çivilemişlerdi” “Bir kadının göğsünü kesmişler, kestikleri göğsünü de, ölü çocuğunun ağzına koymuşlar”. Öldürdükleri Alevileri; cenazelerini belediyenin mezbahanesinde üst üste yığmışlar, insanlar cenazeleri sağa sola çekip, cenaze yığının altında kendi cenazelerini arıyorlardı. CHP iktidarda, Bülent Ecevit Başbakan, Maraş’ın 6 milletvekilinin 5’ni CHP kazanmış. Ortalıkta bir tek suçlu yoktur. Bu olayların aynısı, daha sonra Alevilerin yaşadığı birçok şehirde de tekrarlandı.
Şimdi Bahçeli’ye soralım, 1923 tarihinden beri ve son 25 yılda, kaç Alevi Büyükelçi atadınız. Kaç tane Alevi’yi Emniyet Müdürü ve Vali atadınız? Acaba 1923 tarihinden beri ve son 25 yılda kaç tane Alevi’yi General atadınız? Önce yap sonra konuş!..
Bir asırdan beri Paşalar Cumhuriyetinin Kürtlere yapmadığı zulüm kalmadı. Son 30 yılda, bütün insanların gözü önünde, devletin askeri ve polisi, PKK’lilere yemek verdiler gerekçesiyle, binlerce Kürt köyünü yaktı, yıktı. İnsanlar askerler tarafından kendi evlerinden, sadece üstündeki elbisesiyle çıkarılıyor ve eşyaları içerde, evlere benzin dökülüp yakıyorlar. PKK’liler gelip barınmasın diye Kürt köylerindeki Camiler de yakılıp yıkılıyordu. Türk askerleri binlerce Kürt Şafii Cami’sini yaktı yıktı. Bu yetmedi; bütün Kürt köylerine yayla yasağı kondu ve insanlar yaylaya göçemediler. Geçimleri büyük oranda hayvancılığa bağlı olan ve sağ kalan milyonlarca Kürt, yerini yurdunu terk etti bir meçhule göçtü gittiler. Bahçeli de bunları büyük bir zevkle kendi çevresine anlatıyordu. Bahçeli beyefendi; bir gün yanına bir tane Kürt Büyükelçi, bir tane Kürt Emniyet Müdürü ve Vali bir tane de Kürt General al toplumun huzuruna çık da toplum seni görsün. Önce yap sonra konuş.
Bahçeli beyefendi bir asır doldu, Dünyanın en eski yazılı ili ve Dünyanın en zengin sekizinci dili olan Kürtçeyi aşamadınız, pes ettiniz. Yukarda söylediklerinizin başka hiçbir değeri ve manası yoktur.
Aleviler ve Kürtler; sakın inanmayın, Bahçeli şaşı değil ki, estetik ameliyatla görüşü düzelsin.
Temmuz 2025