
İbrahim Aksoy
12 Eylül darbecileri, herkese zulüm yaptı ama, Kürtlere karşı zalimane bir zulüm yaptı. Diyarbakır zindanlarını unutmayalım. Zulümden kaçan bazı Kürtler, mayın tarlalarını da geçerek Suriye’ye geçti. Suriye, Kürt-Türk bütün örgütleri aldı, belirli yerlere yerleştirdi. Birgün hepsini Şam kapalı spor salonunda topladı, her örgütten birer bir temsilci göndermesini istedi. Şam görevlileri onlara; “ya bizimle çalışırsınız ya da Suriye’yi terk edersiniz” dedi. Suriye’yi terk etmek isteyenlere yardımcı olacaklarını söylediler. Sadece PKK Suriye ile çalışmayı kabul edince, diğer bütün örgütler, Suriye’yi terk etti.
Suriye APO’yu götürdü, Şam Devlet mahallesinde, bir binanın dokuzuncu katına yerleştirdi. Bu konularda yüksek tecrübesi olan Hafız Esat döndü Türkiye ile anlaştı. Türkiye de Şam Askeri Ataşesini götürdü aynı binanın, sekizinci katına yerleştirdi. Suriye ve Türkiye, Kürt düşmanı olan iki dost ülke, PKK’yi herkes kendi kürdüne karşı kullanmaya başladı. Hafız Esad’ın harika planı her iki devletin de işine geliyordu. PKK içerisindeki MİT görevlileri, bir biçimiyle PKK’yi 1984 yılında, Türkiye’ye karşı savaştırmaya başladı. Tam 40 yıldır, Türkiye PKK’yi gerekçe göstererek, Kürtlere karşı savaşıyor.
28 Kasım 1998 tarihinde, CİA, APO’yu kaçırdı Yunanistan’a götürdü. APO Atina’ya tatile gitmemişti ama, kısa bir turistik geziden sonra, CİA Türkiye ile anlaşarak, 15 Şubat 1999 tarihinde getirdi, Kahire hava alanında Türk yetkililere teslim etti. APO Eylül 1999 tarihinde örgütüne bir çağrı yaptı, “silahlarınızı bırakın, Türkiye sınırlarının dışına çıkın” dedi. Örgüt de aynısını yaptı. Birdenbire çıkışlar durduruldu, gidenler geri döndü ve savaşmaya başladı. Bahçeli diyor ki, “biz 40 yıldır PKK’ye karşı savaşta 2 trilyon dolar harcadık” Çanakkale köprüsü 2 milyar 554 milyon dolara mal oldu. Demek ki Türkiye PKK’ye karşı savaşta, 40 yılda ölen yüzbinler hariç, tam 80 tane Çanakkale köprüsü harcamış. Peki bu parayı harcarken, bu günkü aklınız neredeydi?
Bu günkü Türkiye’nin temellerini, yüz yıl önce Osmanlı Paşaları attı, günümüzde aynı temeller üzerinde, yükselmeye devam ediyor. Mustafa Kemal “Türkiye’de yaşayan herkes Türk’tür ve Müslümandır” günümüzde hiç kimsenin başka bir şey olma şansı yoktur. Daha düne kadar, Türkiye’de Kürt yoktur diyen Atatürk’ün partisi CHP, İstanbul’da 5 milyon Kürt yaşıyor, Kürt sorununu biz çözeceğiz diyorlar.
Atatürk: 1921 Alevi Kürtlere karşı, Koçgiri katliamı, 1925 Müslüman Şafi-i Kürtlere karşı, Şeyh Sait katliamı, 1926 Ezidi Kürtlere karşı, Ağrı katliamı, 1937-38 Alevi Kürtlere karşı, Dersim katliamı ve sonrası da devam etti. Atatürk’ün partisi CHP 1978’de iktidarda Başbakan da Ecevit. Ülkücü ve akıncılar yani bugün ülkeyi yönetenler, Polisin, Askerin gözü önünde, Maraş’taki Alevi Kürtlere saldırdılar, mallarını talan etti, iş yerlerini ve evlerini yaktılar ve yüzlercesini de öldürdüler. Aynı olaylar, Alevi Kürtlerin yaşadığı 7-8 vilayette daha oldu. Aleviler, Türk-Müslüman vilayetlerine göçtü ve dağıldılar. Atatürk’ün partisi CHP 2003 yılında seçimde Milletvekili olamayan Erdoğan’ı önce Siirt’te Milletvekili yaptı Meclise soktu, sonra da Başbakan yaptı. Böyle bir yönetim, Atatürk’ün rüyasıydı. İnönü-Gürsel cuntası da hazırlamaya başladı. Erdoğan en sadık ve samimi Atatürkçüdür. Atatürk; “Türkiye’de yaşayan herkes, Türk’tür ve Müslümandır” sözünü eksiksiz uyguluyor. Atatürk’ün partisi CHP de bana oyunuzu verin, Erdoğan’ı devireyim diyorlar. Hadi oradan, yalancı sahtekârlar. Türkiye’yi yöneten Devlet Başkan’ı ile, yönetmeye talip Atatürk’ün partisi CHP’li aday İmamoğlu arasında, sahte diploma kavgası var, siz gidin önce kendi aranızda sahte diploma kavgasını hal edin barışın, sonra da soy kırım uyguladığınız Kürtlerle barışmaya çalışın. Türkiye savaş hali içerisinde olduğu için, CHP de dahil üçlü Koalisyon tarafından yönetiliyor, gerisi yalan. Kavgalar sadece göz boyamak, kafa karıştırmak için yapılıyor, sakın inanmayın.
PKK kendisini fes ederse, Türkiye için güvenlik sorunu kalmaz, bakalım; işgal ettiği kuzey Suriye ve Kuzey Irak topraklarından çekilecek mi? Çekilmesi gerekiyor, güvenlik sorunu kalmamıştır.
Türkiye; Suriye’nin bölünmez bütünlüğü için, Ortadoğu’daki büyük savaşa hazırlanıyor. Bunun için iç çelişkilerini yatıştırmaya çalışıyor. Türkiye kendi APO’su ile barışmaya çalışmanın, temel nedeni budur. Yoksa yüz yıldır, soykırım uyguladığı Kürtler umurunda değil. Kürtler de daha sonra, “Ellerim hep böyle boş mu kalacaktı” türküsünü söyleyip, kendilerini avutmaya çalışacaklar.
PKK kendisini fes etmeye hazırlanıyor. Kürtler o günü bayram ilan edip, her yıl kutlamalıdırlar.
Mart 2025