Türkiye nihayet, Aralık 2024 tarihinde, Şam Emevî Camisinde, Cuma namazını kıldı ve muradına

İbrahim Aksoy
erdi. Fakat cemaatin arasında, eski Başbakan Davutoğlu yoktu, muradı gözünde kaldı. Neyse ki Esad gibi acımasız bir diktatör, Suriye’den uzaklaştırıldı, Davutoğlu da muratsız kalsın.
Hani hatırlarsınız, Erdoğan bir gün eşi Emine hanımı da aldı, kalabalık bir gurupla, özel uçağıyla, kardeşi Esad’ı ziyarete gitti. Bu bir siyasi ziyaret değil, dost ziyaretiydi. Erdoğan oturdu kardeşi Esad ile tavla oynadı. Esad ile dostluk ve kardeşlik ilişkilerini anlatırken, Esad’ı yere göğe sığdıramıyordu.
Erdoğan, “Biz dost değil, kardeşiz” diyordu. Bir gün de ne görelim, Erdoğan Esad kardeşine saldırdı, o da canını zor kurtardı, Suriye’yi abisi Erdoğan’ a bıraktı, soluğu Moskova’da aldı.
Günlerdir TV kanalları Esad’ın yaptıklarını gösteriyor. Bir tavla oynayan kardeşlere bakın, bir de ortalığa saçılan, kardeş Esad’a bakın. Eğer Erdoğan Esad kardeşinin bu kadar zalim olduğunu bilseydi, onunla asla tavla oynamazdı. Peki; Erdoğan bir dönem, Esad ile birlikte çalışmak için, Esad’a yalvarıyordu. Esad kabul etmeyince, İdlib’e yerleştirilmiş içerisinde İŞİD ve Talibanın da bulunduğu, 8-10 küçük cihatçı örgütten oluşan HTŞ’yi Esad’a karşı kışkırttı, kardeş Esad’da kaçtı Moskova’ya gitti. HTŞ militanlarının giydiği elbiselere bakın, nereden geldiğine siz karar verin.
Türkiye de Suriye’nin bölünmez bütünlüğü için savaşıyor. Peki bunların birbirlerinden farkı ne? Yarın Suriyeliler biz ayrı, ayrı devlet olmak istiyoruz dese ve ayrılsalar, Türkiye ne yapacak? Türkiye Suriye’nin bölünmez bütünlüğü için, savaşmaya devam mı edecek?
Suriye’de son olaylar da gösterdi ki, Ortadoğu yeni siyasi haritasını belirlemek isteyen taraf kazandı. Karşı ortaklardan Esad kaçtı gitti. Irak kendi kılıfına çekildi, dua ediyor. İran gitti, fare gibi yuvasına çekildi, kediyi bekliyor ama, sonuç olarak eski ortağı Suriye gibi olacak. Türkiye hala sahnede görüntü, vermeye çalışa da yalnızlaştığı, umudunun olmadığı da görülüyor. Bunlar kendilerini korumak için, Ortadoğu’da cihatçı militanlar ve bunlardan oluşan örgütler oluşturdular. Öncelikle sahipsiz kalan, cihatçı örgütler dağılacak. Batı Ortadoğu’da cihatçı Militan örgütlerin devletleşmesini istemez, bölgedeki diğer Müslüman ülkeler hiç istemez.
İran rejiminin vadesi doldu, Trump da cenaze namazını kıldıracak. Acaba İran rejim güçleri, Güney Azerbaycan ile çatışma başlarsa, Türkiye ne yapacak? Benim en çok merak ettiğim konu budur. Sanıyorum dün dündür, bugün de bugün, diyecektir. Bekleyip görelim. İran Suriye’den çekilip giderken, batılı güçlere haydi gelin davetiyesini göndermişti. İran gizlendiği fare deliğinden çıkmazsa bile, deliğin bir tarafını kapatacaklar, diğer tarafa su bağlayacaklar, fare deliğinden çıkacak ve yakalanacak. Eskiden biz fareleri böyle yakalardık. Yani; İran parçalanmanın eşiğinde.
Eğer Türkiye Suriye’de batı güçleriyle çatışmaya başlarsa, sonucu hak getire. Evet savaştıracak cihatçı militanlar var, güçlü bir ordusu ve silahı da var ama, uzun süreli bir savaşa dayanamaz. Çünkü karşısında daha güçlü batılı güçler ve yerel militanlar var. Bu nedenle, inatlaşmayı bırakıp, oturup her şeyi yeniden değerlendirmesi gerekiyor. Akıl hocalarının değerlendirmelerine bakıyoruz, sanki Türkiye’yi bir felakete sürüklüyorlar.
Türkiye’nin desteği ve isteği üzerine, SMO Suriye’deki Kürtlere karşı savaş ilan etti. Kürtler daha önce Batılı güçlerle ittifak halinde, İŞİD ve Esad güçlerini kendi bölgelerinde çıkardılar. Yıllardır Kürt bölgesinde özerk bir yönetim var ve bu özerke yönetim, Batı ittifakı içerisindedir. Şimdiye kadar, Türkiye neredeydi, onun paralı askerleri SMO neredeydi? Türkiye için nerede olursa olsun, her Kürt PKK’lidir katli vaciptir. Paralı askerlerini Kürtlerin üzerine bıraktı ama, bu Türkiye’ye çok pahalıya mal olacak. Bütün dünya PKK’nin, Türkiye’nin bir yan kuruluşu olduğunu çok iyi biliyor. Suriye’de çatışmalar yeni den başladığında ki başlayacak, ortalığa neler saçılacak göreceğiz.
Kürtler; bütün imkanlar sizden yana, birbirinize sarılın. Geçmişte aranızda var olan kırgınlıkları, dargınlıkları unutun, birbirinize sarılın. Kürdün Kürt’ten başka dostu çoğaldı, yeni dostlarınıza güvenin. Elindeki sopası kırılınca, size dost olduğunu söyleyenlere inanmayın ve güvenmeyin.
Aralık 2024