
Memo Şahin
Seçimler yapılacakmış, Colanistan’da, pardon „yeni“ Suriye‘de ve bir parlamento oluşturulacakmış, herkesi ve tüm farlılıkları kapsayan…
Tarih de belirlemiş Şam’ın yeni halifesi ve gözdesi Batılıların. Ve beş gün sürecekmiş seçim, 15-20 Eylül tarihleri arası.
Bir de Anayasa yapacakmış, seçilecek bu meclis.
Ve seçimle belirlenecekmiş 210 kürsülü parlamentonun 140 üyesi.
Geriye kalan 70 üye ise kontenjanı Colani’nin, cepte keklik misali.
Peki gerek var mı böylesi bir çadır tiyatrosuna?
Anayasası pratiğidir Colani’nin İdlib’te on yıl uygulayıp Akdeniz kıyılarında Nusayrilere karşı devreye koyduğu ve Dürzilerle birçok kez test ettiği.
Ne hacet var, elde Şura varken, meşakatlı bir meclise?
Ne de olsa icazetli Emmu Barrack’tan.
Terör listesinden çıkarıldı örgütü Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ), kaldırıldı başına konan ödül Colani’nin bir anda, 8 Aralık 2024’te vardığında 36 cemse ile Şam’a.
Takım taklavat tamam.
Yine de eğreti duruyor o kravat ve takım elbise.
Yabancı Colani elbiseye, kravat Colani’ye!
Azade Kürdistan, Rakka ve Dürzilerin yurdu, yekpare ve yekvücut Suriye’de yapılacak seçimlerde.
Ne anlama geliyor bu karar, tercüme edildiğinde?
„Yeni“ denen Suriye’nin eskisinden de parçalı olduğu resmen kabulleniliyor kısaca.
Ve vurguda bulunuluyor isteyerek olmasa da etnik sınırlara.
Bir Suriye olacaksa, bu Suriye Esad’ın da Colani’nin de Suriye’sinden farklı olacak ve her etnisitenin, her dini inancın hak ve hukukunu gözetecek ve hepsi el birliğiyle Şam’ı yönetecek.
Ve o Suriye’de, Kürtler, Dürziler, Müslüman Araplar ve Nusayriler kendi bölgelerinin hâkimi olacak ve hep birlikte egemenliği paylaşacaklar Şam‘da.
Bunun yolu açılmazsa dağılmanın eşiğindeki Suriye’den boy verecek birkaç yeni devlet.
Olmaz mı?
Tam yaşayıp göreceğiz diyecektim ki, yetişti carıma Emmu Barrack.
Hani vardı ya bizde de bir dönem Süper Valiler, Kuzey parçasında Kürdistan’ın, astığı astık, kestiği kestik Olağanüstü Hal Bölge Valileri.
Tom Barrack da öyle bir Süper Vali, ABD‘nin Genel Komiseri hem de Ortadoğu‘da bir çok ülkeyi kapsayan ve adları Türkiye, Suriye, Irak, Lübnan ve Ürdün olan.
O Barrack ki, daha dün tek ve üniter bir Suriye’den bahsedip Kürtlere sopa gösteren.
Ne diyor Barrack peki şimdi?
„Suriye’nin yüksek derecede merkezi bir devlete alternatifler düşünmesi gerekir… Merkezi bir devlet yerine, herkesin kültürünü koruyabildiği bir yapı düşünülmeli… Bir federasyon değil ama onun biraz altında, herkesin kendi bütünlüğünü, kendi kültürünü, kendi dilini korumasına izin veren ve İslamcılık tehdidi olmayan bir yapı“.
Bir iflasa işaret ediyor bu açıklama. Artık seçimler yapılsa da bir kıymeti harbiyesi olmayacak. Şam kısa zamanda ya kendine çeki düzen verecek ve sahadaki gerçekliği kabullenerek, Kürtlerin, Dürzilerin ve Nusayrilerin kendi bölgelerini yönetmesine kapı aralayacak ya da nasıl ki 36 cemse ile geldiyse, öylece çekip gidecek.
Evet, yeni bir virajda bulunuyor Suriye ve zaman daralıyor Colani için.
Boşa gitmedi Kürtlerin çektiği acılar, yüzyıl boyunca.
Boşa gitmedi kanları Nusayrilerin 2025 yılında, can verdiklerinde Akdeniz kıyılarında.
Ve el yükseltti Dürziler Süveyda’da, yokuz dediler ve bozdular oyununu Colani ve efendilerinin.
Süveydalı Vedah Azzam, sıraladı tek tek, halkın taleplerini, Barrack’ta anlayabilsin diye, zira o da sıralamıştı tek tek: Federasyon ve özerklik olmaz, varsa yoksa tek devlet, tek bayrak, tek millet ve tek dil demişti, kısa bir süre önce:
„Dürzi halkının beş talebi var:
Bir: Kendi kaderini tayin hakkı.
İki: Kaçırılan herkesin serbest bırakılması.
Üç: Batı ve kuzey kırsalındaki köylerin tamamının koşulsuz olarak sahiplerine iade edilmesi ve bölgedeki tüm rejim güçlerinin çekilmesi.
Dört: Rejimin işlediği suçları soruşturma, kınama ve failleri yargılama yetkisine sahip bir uluslararası soruşturma komisyonunun kurulması.
Beş: BM’nin 2254 sayılı kararının tam olarak uygulanması.”
Azzam, bunun „tüm koşullar karşılanana kadar yeni Suriye ile ilişki kurmayı reddetme“ anlamına geldiğini belirterek koydu noktayı.
Ardından Nusayriler „Orta ve Batı Suriye Siyasi Konseyi“ kurarak Federasyon çağrısı yaptı ve saf tuttu Kürtlerle Dürzilerin yanında.
Ve hakkını teslim etmek gerekir, Kürt halkının: YPJ, YPG ve DSG’nin kahramanca mücadelesi sonucu geldi dayandı Suriye, bu yeni viraja.
El ve gönül birliği ettiler 8 Ağustos’ta Haseki’de bir araya gelen seküler Araplar, Süryaniler, Ermeniler Kürtlerle ve tümü birden yalnız değilsiniz dediler Dürzilerle Nusayrilere.
Ve seher vakti şimdi Suriye’de.
Sökmekte şafak ve dağılacak alaca karanlık.
Yeter ki el birliği etsin Kürtlerle Dürzi ve Aleviler.
Ve parçalanıp atılacak o kanlı ve kirli tarih.
Bakın, nasıl da yeni bir sayfa açılıyor, tarihin şahit olduğumuz bu anında.
Ve nasıl da başlıyor yeni bir dönem, tüm renk ve bileşimleriyle hak eşitliği temelinde.
Evet olacak, hem de yarından da yakın bir zamanda…